• +90 531 320 23 51

Okul Öncesi Çocuklar ve Anne, Babalarına Cinsel Eğitim

Bölüm 1

Cinsellik birçok anne ve babanın ev ortamında konuşmaktan çekindiği bir konudur. Bu yaklaşım öğretmenlerde daha fazla görülmektedir. Tedirgin eden bu konu tabulaştırılarak taraflarca yok sayılmaktadır. Bunun temel sebebi “cinsel eğitim” başlığı bireylerde “sex” kavramını çağrıştırmasındandır. Ancak sağlıklı nesiller yetiştirmenin temel kurallarından biri de bedensel, ruhsal, sosyal zihinsel ve cinsel yönden barışık bireyler yetiştirmektir. Cinsellik insanoğlunun varoluşsal kavramıdır. Sağlıksız cinsel gelişim bireyi psikopatalojik sonuçlara sürükler. Bu konuda yapılmış çalışmalardan elde edilen bulgular, anne ve babaların çocuklarına cinsel bilgiler aktarmakta ketum davrandığını, çocuklarının yaşına uymayan zamanı geçmiş bilgiler aktardığı, hatta hiç bir bilgi vermediği, elde edilmiştir. Bunun temel sebebinin anne ve babaların cinsellik konusunu çocuklarına karşı nasıl ele alacakları konuşunda bir bilince ve eğitime sahip olmadıkları olarak anlaşılmıştır. En büyük çekingenlikleri bu bilgilerin hangi yaşta ve sırayla verileceği konusunda ortaya çıkmaktadır. Bunun temel sebebi “cinsel eğitim” başlığı bireylerde “sex” kavramını çağrıştırmasındandır. Anne ve babalar, “Bunu nasıl açıklayacağım”, ”zaten bir gün öğrenecek ben ne diyeyim şimdi”, ”ben söylesem olmaz ki” gibi tabulaştırmış veya kaçamak yaklaşımlarla bazı tepkiler ortaya koymaktadır. Ancak bu kaçınılmaz bir sorumluluktur, çocuk eğitimi açısından. En çarpıcı olan da çocuklarımızın sorularının cevapsız kalmasıdır. Çocuk bu durumda fantastik dünyasından yalan yanlış cevaplar ve çözümler arayacaktır. Bizler de cinsiyet ve üreme konusunda anne ve babalarımız tarafından eğitilmemiş olmanın kaçınılmaz çekincesini yaşarız. Bu zorluk muhakkak ki, geçmiş aktarımları barındırır. Bu sebeple kendimizi bu konuda yeterince rahat hissetmeyiz ve yardımcı olmak konusunda zorlanırız. Yanımızda bu konuda ehil insanlara ihtiyaç duyarız ve yardımcı olmasını isteriz. Çoğunlukla bu kişi öğretmenler ve daha önce çocuk yetiştirmiz yakın büyüklerimiz olur. Ancak burada dikkat edilmesi gereken konu ehil insanların ve veya büyüklerimizin ne kadar ehil olduğudur. Bir kısım ehil kişiler, anlatımlarıyla çocuğun merakını arttırır, hatta zamansız bilgiye boğar. Bazıları ise işi tamamen zamana bıraktırır, elde edilecek bilgi tecrübenin kendisine ait olduğunu savunur. Yani konunun etrafından dolaşır. “Kaş yaparken göz çıkarmayalım.” Öyleyse ne yapmalıyız? 1. Cinsel eğitim doğumdan itibaren başlar ve ergenlik döneminin başına kadar devam eder. 2. Çocuklar ilk cinsellik içeren sorularına 3-4 yaşlarında başlarlar. O halde anne ve babalar ilk soruların cevaplarına hazır olmalıdır. 3. Cevaplar sade, dürüst ve bilimsel olmalıdır. “Ayıp”, “Suç”,”Günah” kelimelerini içeren açıklamalardan kaçınılmalıdır. 4. Bilinen her şey birden bire çocuğa açıklanmamalı. Çocuk için “bilmesi gerekenler” kuralına uyulmalıdır. Fazla bilgi kafa karıştırır ve merak uyandırır. Çünkü cinsellik doğumla başlar, ölümle son bulur. Her yaşın bilgi ve bilinci farklıdır. Her yaş için cinsellik bilgisine ihtiyaç duyarız. 5. Bireyin en önemli dönemi 0-6 yaş dönemidir. Kişisel ve cinsel gelişimin en belirgin özellikleri bu dönemde ortaya çıkar. Çocuklarımız için bu dönemi çok iyi kavrmamız ve değerlendirmemiz gerekir.

Bölüm 2

0 – 18 Ay Eğitim

Annenin bebeği ile ilişkisi başladığında tensel temas da başlamış olur. Bu temas aynı zamanda bebeğin haz almaya başlamasını da ifade eder. Zamanla cinsel kimlik ve cinsel rol gelişimi devreye girer. Bebeğiniz artık kız veya erkek olmanın farkına varır. Dürtüsel oluşan bu rol gelişiminde erkek bebeklerde penis sertleşmesi ve altı açıldığında işeme, kız çocuklarında da vajinal ıslanma ve klitoris organının sertleşmesiyle ifade olur. Çocuklar ilk bir yaş ve sonrasında cinsel organının farkına varırlar. Daha çok dokunurlar ve oynamaya başlarlar. Bu keşif hoşlanmayla sonuçlandığından dokunma istekleri artar ve göreceli olarak elleri çoğunlukla “oralarda”dır artık. Bilinmesi gereken en önemli konu bunun çok normal olduğudur, anne ve babalarının endişelerinin de yersiz olduğudur. Artık cinsel kimliğe adım atılmıştır. Şimdi artık bize düşen bu kimliği düzenlemek, herhangi bir zarar vermeden yavaş yavaş yetiştirmek, olgunlaştırmaktır.

18 Ay – 3 Yaş Eğitim

Artık bebeğimiz büyümüştür ve cinsiyetinin farkındadır. Kız veya erkek olarak cinsiyetlerine uygun davranışların neler olduğu konusunda denemeler yapacaktır. Kendisinin cinsiyetine uygun olanları taklit eder, dener, dener. Artık bebeğimiz büyümüştür ve cinsiyetinin farkındadır. Kız veya erkek olarak cinsiyetlerine uygun davranışların neler olduğu konusunda denemeler yapacaktır. Kendisinin cinsiyetine uygun olanları taklit eder, dener, dener. Emindir. Fakat cinsiyetinin kalıcı olup olmadığı konusunda kafası karışıktır. Kafasının karışmasına izin vermemek anne ve babasının görevidir. Gereksiz çıkışlar, cinsel organı üzerine yapılacak tatsız şakalar, kızmalar, korkutmalar en çok yapılan ama yapılmaması gereken kadim davranışlardır. Bu dönem aynı zamanda tuvalet eğitimini de içine kapsar. Bu eğitim esnasında cinsel organlarının da farkına vardığı, dikkate takıldığı dönemdir. Yavaş yavaş konuşmaya başladığı bu günlerde cinsel organın ismini de merak eder. Burun, göz, kulak, kol, ayak, kafa gibi organ telafuzlarının yapıldığı gibi cinsel organların da kendi isimleriyle tanıtılması çok önemlidir. Vajina ve penis bu literatür kalabalığında kullanılacak en doğru kelimelerdir. Çünkü tıbbi terimlerdir. Takma isimler, lakaplar çocuğun kafasını karıştırır ve yanlış algılamasına sebep verir. Oyunu yanlış kurallarla oynayamayacağımız gibi yanlış algılanmış cinsel organlar da çocukların yetişkinliğe geçiş dönemlerinde karmaşıklığa sebep verir. En dikkat çeken konulardan bir de çocukların kendi cinsel organları ile oynamalarıdır. Yetişkinler bunu mastürbasyon olarak algılarlar. Bu sebeple paniğe kapılırlar. Aslında bu davranım çocuksu bir mastürbasyonu ifade etse de yetişkin dünyası gibi algılanmamalıdır. Bir haz duygusu veriyor olduğu aşikardır. Ancak bu çocuğun sevilme, kucaklanma, yemek yemesi,kakasını yapması vb. gibi normal ve benzer hazzı ifade eder. Paniğe kapılan anne ve babalar çocuğu telaşla uyarır, kızar ve suçlar. Halbuki çocuğun doğasında ve normalinde olan bu davranış kendi dünyasında ketlenme ile son bulur. Zaman içinde suçluluk, günah ve ayıp diye açıklanacak olan bu davranışlar, çocuğun cinsel gelişimini etkiler. Bu yaklaşımın patalojik sonuçlar doğurması kaçınılmazdır. İlerde cinsel yönelim bozukluklarının da sebeplerinden biri olarak karşımıza çıkar. Unutmayalım çocuklarımız hepimizden daha fazla tensel temasa, kucaklanmaya, onaylanmaya ve her şeye rağmen sevilmeye ihtiyacı vardır.

Bölüm 3

3 – 4 Yaş

1. Bu dönemi soru sorma dönemi olarak kabul edelim. Sonsuz sorular anne ve babayı bunaltır. Her yerde görülen manzara şudur; “anne, anne, anneeeee” diyen çocuklar ve cevap vermekten bıkmış, karşısındaki veya yanındakiyle sohbet etmeye çalışan anneler veya babalar. • Soru varsa cevapta olmalıdır. Geçiştirmek yanlış bilgiye meraka ve fantastik düşüncelere yöneltir. • Güvenilir kaynak sizsiniz. Her soru titizlikle cevaplandırın, aynı soruları da sabırla tekrar cevaplandırın. Bilin ki siz de bu yaşa kadar bir çok konuyu ve olayı tekrar ettiniz. • Uzun konuşmayaya, net olmaya, kısa anlaşılır, net cümleler kurmaya gayret edelim. Ancak merak etmeyin konuşma uzun da olsa çocuklar içinden ayıklama yaparlar. İhtiyacını karşılamayan bilgiyi ayıklar. • “Sen büyüdüğünde ben sana anlatırım”, “kim söyledi sana bunları bakim”, “ayıp, ayıp sus bakayim” tarzındaki tepkisel cevaplarla çocuğunuzun soru sormasını engellemeyin. • Çocuğunuz soru sorduğunda bu durumdan memnun olduğunuzu belli edin. Belki de çocuğunuz geleceğini o soru ile şekillendirecektir. • Çocuğunuz soru soracak kadar büyümüş ise cevapları anlayacak kadar da büyümüş olduğunu düşünün. • Bu yaş çocuklar cinsel organların belirgin farklarından haberdardır. Sizin vereceğiniz cevap sizin güvenilirliğinizi artıracaktır. Bu sebeple “vajina”,”penis” vb. tıbbi kavramlardan sakınmayınız. Erişkin yaşa geldiklerinde kızların memelerinin büyüyeceğini, erkeklerin ise sakallarının çıkacağını söylemekten de çekinmeyin. • Bilin ki çocuğunuzun ilk modeli sizsiniz. Vereceğiniz her yanıltıcı cevap sizi model olmaktan çıkaracak ve karmaşaya yol açacaktır. • Çocuğunuza artık öğretmeniz gereken önemli bir husus vardır. Kendi cinsel organlarının ve erojen bölgelerinin mahremiyeti olduğu, bu bölgeye doğru yönelen davranımlara izin vermemesi gerekliliği ve varsa bu tür davranışları sizlerle paylaşması zorunluğudur. 2. Çocuklarımız her konuyu oyuna çevirir ve o yolla sosyalleşir. Öğrenme biçimleri budur. Doktorculuk, evcilik vb. oyunlar onun diğer çocuklarla olan tensel temas kurmasını sağlar ve merak ettiği diğer vücudu öğrenmeye çalışır. Tehlikeli bir oyun gibi gözükse de kontrollü oynanırsa çocuğunuzun cinsel bilgi gelişimine katkı sağlar. 3. Başkalarının ne yaptığına, argo konuşmalarına, anne ve babanın tuvalette neler yaptığına, yatak odası yaşamına karşı merak içindedir. Her zaman bir hayal dünyasına dair bilgisi vardır. Bu bilgiye erişme esnasında çocuğunuzu terslemeyiniz, korkutmayınız. Normaldir. 4. Sosyal alanda davranış becerisi geliştirmiştir artık. Ama yine de sınırları zorlar. Küfür eder, cinsel organı ile ilgi çekmeye çalışır, çiş, kaka faliyetlerini ulu orta konuşur veya yapmayı deneyebilir. Evdeki sırları birden konuşur, ayıp diye nitelenecek faaliyetlerde bulunur. Sakin olun. Açıklayıcı ve ikna edici olmaya çalışın. 5. Son olarak, bebeklerin dünyaya nasıl geldiği konusundaki soruları sabırla, sürekli, defalarca bıkmadan yanıtlayın.

Bölüm 4

5 – 6 Yaş

Çocuğunuz artık büyümüştür. Birbirlerinden çok etkilenirler ve gerçek ile fantastik düşünceler arasında gider gelirler. Bu durum bazen çocuğunuzu cinsellikle ilgili gerçek dışı bilgiler edinmeye yöneltir. Onların fantazi dünyaları bazı düşünce ve duyumları gerçek gibi algılamaya başlar. Bireyci davranışlar geliştirirler. Artık banyado yalnız kalma istekleri başlar. Annenin yardımlarından artık rahatsız olurlar. Farklı cinslere karşı duyarlılardır, utanma ilişkisi burada başlar. Çünkü utanmak açığa çıkan bir durumu ifade eder. Çocuklar içinse bazı düşünce ve davranımlarının açığa çıktığını düşünmeleri normaldir. Müstehcen konuşmalar ilgilerini çeker. Açık saçık konuşmayı severler. Kendi aralarında cinsel oyunlar oynarlar. Çocuktan çocuğa değişse de mastürbasyon yaparlar. Her zaman ebeveynlerinin elini tutmasını, ara sıra da olsa kucaklarına almalarını, yanında yatmalarını isterler ve talep ederler. Bedensel temas onlar için vazgeçilmezleridir. Bu yaş çocuklarımız için dikkat edilmesi gereken birkaç başlık aşağıda sunulmuştur. 1. Çocuğunuz cinsel içerikli sorular sorduğunda onlara hayvanlar aleminden örneklerle cevaplandırmayınız. 2. Bazen sorduğu sorularda afallayabilirsiniz. Bilmeyebilir veya o anda hemen nasıl cevaplandıracağınız konusunda bir fikriniz olmayabilir. “Bunu bilemedim, sonra araştırıp sana anlatacağım söz” gibi cevaplar verebilirsiniz. Onu rahatlatır. Hatta sizin de bir şeyi bilememeniz onun da bilemediği konularda araştırmaya maruz olduğu durumu ortaya çıkaracaktır. 3. Kalabalıkta sorduğu sorulardan utanmayınız. Olabildiğince ortama uygun cevap veriniz. Kızmayın, küçümsemeyin, eleştirmeyin, komik bulup gülmeyin. Bilin ki çocuğunuz bu konuda oldukça ciddi. 4. Yukarılarda belirttiğim gibi çocuğunuz soru sorabildiyse cevaba da hazırdır. Ancak cevaplarken, penis ve vajinadan bahsederken hemen önüne resimli bilgiler dökmeyin. Sabredin önce duysun, sonra kendinde ve çevresinde olup bitenleri gözlemlesin. Çünkü çocuklar gözle görünür olayları farklılıklara karşı bizden daha duyarlılardır.

Uzm.Psi.Dnş. Erhan KURANER

Leave a comment